Arnavutköy’de evini su basan kadın anlattı: ezgâhın üzerine çıkıp beni kurtarın diye bağırdım, korkuluğu kırıp çıkardılar

İstanbul, Arnavutköy’de dün etkili olan yağmurda evini su basınca mahsur kalan ve komşuları tarafından kurtarılan Cansu Kaymak, yaşadıklarını anlattı. 2 çocuk annesi Kaymak, çocuklarını kurtardıktan sonra eve girdiğini bu sırada evine su dolduğunu ve kapının basınç nedeniyle açılamadığı ifade ederek, “Tezgâhın üzerine çıkıp komşularıma beni kurtarın diye bağırdım. Onlar da korkuluğu kırıp beni kurtardı” dedi.

İstanbul’da dün etkili olan yağmur,  su baskınlarına sebep oldu. Arnavutköy Haraççı Mahallesi Öğün sokakta da yağış sonrası derenin taşması üzerine su baskınları yaşandı. Sokaktaki binaların giriş ve bodrum katları su altında kalırken bir evde mahsur kalan Cansu Kaymak, komşuları tarafından kurtarıldı. O anlar cep telefonu kamerasıyla kayıt altına alındı. Görüntülerde evlerin sular altında kaldığı, evinde mahsur kalan Kaymak’ın bir komşusu tarafından kurtarıldığı anlar yer aldı.

Kaymak’ın mahsur kaldığı evde bugün temizlik çalışmaları başladı. Evdeki bütün beyaz eşya ve mobilyalar yaşanan su baskınından  büyük hasar görürken, Kaymak ailesi eşyaları kendi imkanlarıyla dışarı çıkarıp evlerini temizlemeye başladı. Komşularının yardımıyla kurtarılan Cansu Kaymak ise yaşadıklarını anlattı.

Çocuklarını çıkardıktan sonra eşyalarını kurtarmak için eve dönen Kaymak, “Hem arka taraftaki kapıdan hem de ön taraftaki kapıdan su bastı. Kapıyı açamadım. Eşyaları hep toplamıştım bekliyordum böyle bir şey ama böyle felaket olacağını beklemiyordum. Kapıyı açmayı denedim ama basınçtan dolayı olmadı. Kulp kırıldı. Yapacak bir şey yoktu. Çocuklarımı düşündüm. Allahtan çocuklarımı yukarıya çıkarmıştım. Telaştan sadece yüksek bir yere çıkmam gerektiğini düşündüm. O yüzden mutfak tezgahına çıktım. Oradan da mutfak camına çıktım. Bağırdım ‘Beni kurtarın’ diye. Orada beni komşular duydu. Onlar gelip korkuluğu kırıp beni kurtardılar. 2 çocuğum var. Biri 1 yaşında biri 4 yaşına girecek. Mağdurum. Evimin hali de belli, tüm eşyalarım yeniydi. Alsam yine aynısı olacak. Her şey gitti. Az daha canımız da gidecekti” dedi.